10275,75%0,46
39,81% 0,10
46,90% 0,33
4274,45% 0,36
6794,97% -0,20
Filistin Direniş Gurupları Ortak Odası, yaptığı yazılı açıklamayla Gazze Şeridi'ndeki ihanet şebekesi Ebu Şebbab ve çetesi hakkındaki tutumlarına açıklık getirdi.
"Şüphesiz ki Allah hainleri sevmez." ayetine atıfta bulunulan açıklamada şunlar kaydedildi:
"Halkımızın, zalim düşmanın elinde siyonist-faşist bir soykırım ve aç bırakma savaşına maruz kaldığı şu günlerde, sapkın ve hain bir grup, işgalci tarafından kullanılan bir araç olmaktan geri durmamaktadır. İşgal güçlerinin sahadaki varlığını fırsat bilip, onun silahlarıyla kuşanmış, koruması ve gözetimi altında hareket etmektedirler.
Ancak Allah, bu çeteyi, başlarındaki hain işbirlikçi "Yaser Ebu Şebbab" isimli kişinin maskesini düşürerek ifşa etmiştir. Bu çete, siyonist işgal ordusu tarafından kurulmuş ve işgal rejiminin siyasi liderliği tarafından silahlandırıldığı ve yönetildiği açıkça kabul edilmiştir. Amaçları, işgal ordusunun 20 ayı aşkın süredir başaramadığı şeyleri gerçekleştirmeye çalışmaktır.
"Tüm direniş gruplarımız nezdinde kanları helal, halkımız nezdinde ise dışlanmışlardır"
Bu bağlamda, bizler Filistin Direniş Grupları Ortak Odası olarak şu hususları açıkça vurgularız:
Birincisi: Parayla tutulmuş hain Yaser Ebu Şebbab ve çetesi, vatanımızın safından ayrılmış bir güruhtur. Filistin kimlikleri tamamen silinmiştir. Tüm direniş gruplarımız nezdinde kanları helal, halkımız nezdinde ise dışlanmışlardır. Bu yolda olanlara veya onların izinden gidenlere karşı asla merhamet göstermeyecek, onlara hainlere ve işbirlikçilere layık şekilde muamele edeceğiz.
İkincisi: Bu hainlerin kaderi tarihin çöplüğüdür. Hem Allah katında hem halkları ve ümmetleri nezdinde ebedi bir utanç ve rezillik içindedirler. Sonunda pişmanlığın fayda etmeyeceği o vakit geldiğinde düşmanın tanklarına ve ayaklarına asalak gibi yapışacaklar, ama işgalciler bile onları yıpranmış ayakkabılar gibi arkasında bırakacaktır. Bu, tarihin her yerinde tüm hainlerin yaşadığı değişmez sondur.
Üçüncüsü: Filistinli aşiretlerimizin ve değerli ailelerimizin onurlu duruşunu büyük bir takdirle karşılıyoruz. Kendilerini şeytana satan birkaç sapkın dışında tüm ailelerimiz asil ve doğru bir duruş sergilemiştir. Biz de onlara, şu adaletli ilke doğrultusunda saygı ve hürmetle yaklaşıyoruz: “Hiçbir günahkâr, başkasının günahını yüklenmez.” (En’am Suresi, 164)
"Halkımızın yaşadığı acının ve zorluğun farkındayız; biz de bu halkın bir parçası, bu acının içindeyiz"
Dördüncüsü: Halkımız büyük bir bilinç sahibidir ve kiralık işbirlikçiler ile halkı için çalışanlar arasındaki farkı çok iyi bilmektedir. Halkımızın yaşadığı acının ve zorluğun farkındayız; biz de bu halkın bir parçası, bu acının içindeyiz. Buna rağmen halkımız, ihaneti en büyük günah saymakta ve her şekilde dışlamaktadır. Hainlerden ve onlara yaklaşanlardan beri durmaktadır."
Yasir Ebu Şebab'a "teslim olma çağrısı"
Gazze'deki İçişleri Bakanlığı’na bağlı Askerî Yargı Kurumu'na ait Devrim Mahkemesi, Yasir Ebu Şebab'a, 2 Temmuz 2025 Çarşamba gününden itibaren 10 gün içinde kendisini yetkili makamlara teslim etmesi için süre tanımıştı.
Mahkeme, bu kararın 1960 tarihli 16 numaralı Filistin Ceza Kanunu ve 1979 tarihli Devrim Usul Kanunu hükümleri doğrultusunda alındığını belirtti.
Mahkeme, Ebu Şebab’ın teslim olmaması durumunda adaletten kaçan bir suçlu sayılacağını ve gıyaben yargılanacağını belirtti. Ayrıca yerini bilen herkesin bilgi vermesi istendi, aksi takdirde kaçak bir suçluyu gizlemiş sayılacağı uyarısında bulunuldu.
Gazze’deki güvenlik birimleri, 1990 doğumlu Yasir Ebu Şebab’ı geçen yılın sonlarından bu yana arıyor. Kendisi, işgalciyle iş birliği içinde silahlı bir çete kurmakla ve Gazze’nin güneydoğusundaki Refah ilinin doğu bölgelerinde işgal ordusunun kontrolü altında olan alanlarda saklanmakla suçlanıyor.
Ebu Şebab’ın çetesi, sivillere yönelik cinayetler işlemek, işgalcilerin yönlendirmesiyle Filistin direniş unsurlarını hedef almak ve Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı üzerinden Gazze’ye giren yardımları çalmak gibi suçlar işliyor.
Bilindiği üzere, işgal ordusu, silahlı çeteler kurarak Gazze Şeridi’nde güvenlik ve istikrarı hedef almakta, bu yapıları iki milyondan fazla Filistinliyi aç bırakma amacıyla kullanıyor. (İLKHA)