Gazze’de hamile kadınların yaşadığı acı sadece doğum sancılarıyla sınırlı değil. Siyonist rejimin aylardır süren ablukası ve yardım girişlerini engellemesi sonucu, anneler bir yandan açlıkla, diğer yandan gebelik komplikasyonları ve doğumda oluşabilecek bebek deformasyonlarıyla mücadele ediyor.
Gazze’deki eczanelerde, sağlık merkezlerinde ve hastanelerde hamile kadınlar için gerekli olan vitaminler, demir takviyeleri ve temel besin maddeleri tamamen tükenmiş durumda. Çünkü işgalci rejim, üç aydır bu tür ürünlerin bölgeye girişini yasakladı. Bu durum, açlık krizinin özellikle anne adaylarını ve bebeklerini hedef aldığı yönündeki endişeleri artırıyor.
Gazze'deki doktorlar durumu bir insanlık trajedisi olarak tanımlıyor. Kadın doğum uzmanı Dr. Adli el-Hac, gözyaşları içinde şu açıklamayı yapıyor:
"Bu dünyada hiçbir yerde, hamile kadınlara böyle bir soykırım uygulanmadı. Haftalardır ekmek bile yiyemeyen kadınlar var. Bu durum düşükler, erken doğumlar, sakat doğumlar ve anne ölümleriyle sonuçlanıyor."
Son uluslararası raporlara göre Gazze'deki 60 bini aşkın hamile kadın, temel sağlık hizmetlerinden ve gıda desteğinden tamamen yoksun. Raporda ayrıca, 470 bin kişinin kıtlık seviyesinde açlık yaşadığı, bu sayının geçen yıla göre neredeyse ikiye katlandığı belirtiliyor.
Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesi’ne göre, doğumların engellenmesi ve annelerin bilinçli şekilde aç bırakılması, "zorla doğumları engelleme" yoluyla soykırım suçu sayılıyor. (İLKHA)
