9311,88%-2,19
38,85% -0,32
44,87% -0,99
4344,50% 1,44
6989,75% 1,74
Basın açıklamasında, Gazze'de yaşananların bir soykırım ve savaş suçu olduğu ifade edilerek, uluslararası hukukun hiçe sayıldığı ve insanlık vicdanının ağır bir sınavdan geçtiği belirtildi.
Cuma namazının ardından toplanan halka, açıklamayı parti adına Merkez İlçe Başkanı Hatip Üçgül okudu.
Üçgül, Mısır'da düzenlenmesi planlanan Vicdan Konvoyu'nun önemine işaret ederek, kara ve denizden oluşturulacak insanlık zinciri olan "Gazze Konvoyu"nun vakit kaybetmeden organize edilmesi çağrısında bulundu.
"Dünya adeta sağır ve dilsiz bir seyirciye dönüşmüştür"
Uluslararası hukukun hiçe sayıldığını belirten Üçgül, "7 Ekim'den bu yana Gazze'de yaşananlar, tarihin en karanlık sayfalarına bir soykırım ve savaş suçu olarak yazılmaktadır. Uluslararası hukukun ayaklar altına alındığı, insanlık vicdanının paramparça edildiği bu süreçte, dünya adeta sağır ve dilsiz bir seyirciye dönüşmüştür. İşgalci siyonist rejim, masum sivilleri hedef almakta; hastaneleri, okulları, camileri bombalamakta ve tüm dünyanın gözü önünde bir halkı açlığa ve ölüme mahkûm etmektedir. Gazze'de yaşananlar, Hiroşima ve Nagazaki'deki gibi insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. O günlerde Amerikan silahları Japonya'yı yok ederken, bugün aynı barbarlık, insanlık dışı bir siyonist zihniyetin elinde Filistin halkına uygulanıyor. siyonistler, Filistin halkını boyun eğmeye zorlamaktadır. Ancak Filistin'in sözlüğünde 'teslimiyet' yoktur!" dedi.
"Bu vahşet sistematik bir soykırımın göstergesidir"
İsrailli yetkililerin açıklamalarını da örnek göstererek saldırıların kasıtlı ve sistematik olduğuna dikkat çeken Üçgül, "Filistin halkı diye bir şey yok', 'Gazze'yi harabe halinde bırakacağız' diyen işgal rejiminin maliye bakanı bezalel smotrich, 'Gazze'yi ve halkını bir kerede yakın' çağrısı yapan Knesset Başkan Yardımcısı nissim faturi, 'Gazze halkı için ölümden daha acı verici yollar bulunmalı' diyen miras bakanı amichai eliyahu, 'halk diz çöküp yalvarana kadar tek bir gram yardım girmeyecek' diyen ıtamar ben-gvir ve 'Gazze'deki her çocuk düşmandır' diyen moşe feiglin gibi isimlerin ifadeleri, bu vahşetin ne denli sistematik olduğunu kanıtlamaktadır. Bu ifadeler sadece boş laf değil, modern tarihin en vahşi soykırımına dönüşen bir siyasi düşüncenin dışa vurumudur. Bu insanlık dışı saldırıları ve ablukayı kırmak, Gazze halkına nefes aldırmak için yola çıkan ve dünyaya vicdan çağrısı yapan Özgürlük Filosu'nun alıkonulması, işgalci rejimin barbarlığını bir kez daha gözler önüne sermiştir. Sivil gemilere saldırmak, yardım konvoylarını tehdit etmek, sınır kapılarını kapalı tutmak ve halkı açlığa mahkûm etmek; bunlar 'olağan' hale getirilmeye çalışılan birer insanlık suçudur! Bu zorbalık karşısında sessiz kalmak, suça ortak olmaktır." şeklinde konuştu.
"63 binden fazla Filistinli şehit olmuştur"
İşgal rejiminin saldırılarında şehit olanların sayısını aktaran Üçgül, "600 günü aşkın bir süredir devam eden bu soykırımda Gazze Şeridi'nin büyük bir kısmı tamamen yok edildi. 63 binden fazla Filistinli şehit olmuştur. Aralarında 18 binden fazla çocuğun bulunduğu bu soykırımda, 2 bin 483 Filistinli aile tamamen yok edilmiştir. Çocuklar, kadınlar ve yaşlılar arasında şehit oranı yüzde 60'ı aşarken, 42 binden fazla çocuk yetim bırakılmıştır. Gazze Şeridi'ndeki bir milyondan fazla çocuğu barındıran bu coğrafyada, siyonist ordu tüm halkı ortadan kaldırmayı hedeflemektedir. Bu süreçte, gerçekleri dünyaya duyurmaya çalışan 226 gazeteci şehit edilmiştir. Bu utanç verici tabloya karşı, Mısır'da gerçekleştirilecek olan Vicdan Konvoyu ve Yürüyüşü, insanlık vicdanının kalesi olarak yükselmektedir." ifadelerini kullandı.
"Dünya, bu zulme karşı tek yürek olmalı, suskunluğunu bozmalıdır"
Mısır'da düzenlenmesi planlanan Vicdan Konvoyu'nun önemine işaret eden Üçgül, "Gazze'de süren ahlaksız kuşatmayı sonlandırmak için, denizden ve karadan yüz binlerin katılımıyla oluşturulacak bir insanlık zinciri olan 'Gazze Konvoyu' vakit kaybetmeden organize edilmelidir. Dünya, bu zulme karşı tek yürek olmalı, suskunluğunu bozmalıdır. İslam dünyası, insanlık onurunu hedef alan bu zorbalığa karşı kınamayla yetinmemeli, topluca ayağa kalkmalı, Gazze'deki soykırımı durduracak ve ablukayı kıracak somut adımlar atmalıdır. Bu, sadece Gazze halkına değil, tüm insanlığa karşı bir sorumluluktur. Adaletsizlik ne kadar artarsa, inananlar için zafer o kadar yakın olacaktır. Allah'ın izniyle, inanan bir milletin kalbini iyileştirecek zafer yakındır. Gazze, özgürlük tohumlarını ekecek ve bölgemizde siyonist projenin sonunu ilan edecektir." diye konuştu.
"Selam olsun direniş erlerine"
Açıklamanın sonunda, Gazze'ye ulaşmak için yola çıkan aktivistlere de selam gönderen Üçgül, "HÜDA PAR olarak, tüm dünyanın sessizliğe büründüğü bu utanç verici tabloda, ölümü göze alarak Gazze'ye yola çıkan cesur aktivistleri yürekten tebrik ediyoruz. Onların cesareti, insanlık vicdanının henüz tamamen ölmediğinin bir kanıtıdır. Selam olsun direniş erlerine! Ya bu zulüm, bizlerin ve sorumluluğa davet ettiklerimizin eliyle bitecek ya da bu canlar bu bedende oldukça bu kutsal dava uğruna ve mazlumlar yoluna hiçbir çabadan el çekmeyecek, geri durmayacağız!" diye aktardı.
Basın açıklaması, okunan dua ile sona erdi. (İLKHA)