Son olarak tarımsal sulama ve kuraklık ile ilgili il merkezinin almış olduğu karar, durumun hiçte iç açıcı olmadığını belirtmektedir. Burada akla gelen cevapsız sorular bulunmaktadır. Bunlardan en önemli olan sorular; DSi aylar önce sulama birliklerinden gelen uyarı ve barajın S.O.S vermesinden dolayı tedbir alınması konusunda neler yaptı? Bilindiği gibi barajlar, şebekeler ve kanallar tamamen DSi sorumluluk alanları olarak bilinir.
Malatya ovasının tarımsal sulama suyu iletiminin büyük bölümünü karşılayan Çat barajı sulama suyu ve Çat barajındaki su kaybının neden üzerinde durulmadı? DSi bölge müdürlüğünün Elazığ'da bulunması mı? Sondaj ruhsatlarının verilmesi çözüm mü? Son çare olarak Çat barajından suyun motopomp kullanılmak suretiyle kanala ve bölgeye iletimi yapılacağı söylenmektedir. Motopomp kurulumu için öncelikle elektrik sorununun çözümlenmesi gerekmez mi? DSi bu konuda ne aşamada? Bilindiği gibi, sulama birliklerinin bütçesi ortada, işi ise baraj değil, su dağıtımı olan birliklerinin baraja müdahalesi ne derece doğru? 120 bin dönüm arazinin susuzluğu söz konusu iken, neler yapılabilirdi?
Önce korona, sonra deprem, ardından don... Bu defa da susuzluk mu Malatya çiftçisini ve ekonomisini vuracak?
Bu işin sorumlusu kim?
Bu vebali kim üstlenecek? Cevap bekleyen sorudur...
İzzettin ÇİÇEK
