Bugün, 21 Mayıs 2025 Çarşamba
  • BIST 100

    9398,93%-1,21
  • DOLAR

    38,81% -0,07
  • EURO

    44,05% 0,43
  • GRAM ALTIN

    4131,09% 0,55
  • Ç. ALTIN

    6662,82% 0,53

Sivil Diplomasi Merkezi Başkanı Özdemir: Batı medyasında siyonist propaganda yapılıyor

Sivil Diplomasi Merkezi Başkanı ve ANFİDAP İstişare Kurulu Üyesi İsmail Mansur Özdemir, “Siyonist medya zulmü gizleyip gerçekleri çarpıtıyor. Gazze halkı kendi toprağında kendini savunan masum bir halktır.” dedi.

GÜNDEM 21.05.2025 14:45:22 0
Sivil Diplomasi Merkezi Başkanı Özdemir: Batı medyasında siyonist propaganda yapılıyor

Sivil Diplomasi Merkezi Başkanı ve ANFİDAP İstişare Kurulu Üyesi İsmail Mansur Özdemir, siyonist medya organizasyonlarının gerçekleri çarpıttığını ve Gazze halkını terörize etmeye çalıştığını vurguladı.

Özdemir, “Gazze halkı terörist değil, kendi toprağında kendini savunan masum bir halktır” diyerek, doğru bilginin yayılması için direnişin önemli bir medya mücadelesi verdiğini belirtti.

Batı medyasında siyonist propaganda ve kontrol

Batı medyasında siyonist rejim lehine nasıl bir dil kullandığıyla ilgili Özdemir, "Malumlarınız, siyonizm sıcak savaşla beraber her zaman propaganda savaşını da birlikte yürüttü. Özellikle Batı’daki medya algısı, bir önceki yüzyılın başından itibaren tam da siyonizmin istediği şekilde dizayn edildi, yapılandırıldı. Özellikle bir alan olarak da siyonist sermayedarlar, Batı’da ve dünyanın dört bir tarafında mutlaka medya kuruluşlarını servetleriyle kontrol altına aldılar ve korumaya aldılar. Bu anlamda Batı medyası, israili ve israil dışındaki diasporadaki siyonistlerin her türlü faaliyetini hem kollayan hem koruyan hem de bu faaliyetleri örten, gizleyen ve olduğundan farklı yansıtarak servis eden bir anlayışla çalışmış oldu. Biz bunu birçok defa, israilin hem Filistin topraklarındaki saldırılarında hem de dünyanın dört bir tarafında yürüttüğü operasyonlarda çok güçlü bir şekilde görmüş olduk." dedi.

"Bu savaşın en güçlü ve en keskin tarafı aslında propaganda savaşıdır"

"Filistinlilerin sesi neden bastırılıyor ya da marjinalleştiriliyor?" sorusuna Özdemir, "Bir önceki sorunuzda verdiğimiz cevabın doğal bir tamamlayıcısı olarak; bu kadar güçlü bir siyonist medya organizasyonu aslında siyonizmin ortak amaçlarına hizmet ediyor. Aslına bakarsanız, Filistin mücadelesi Filistin cihadı sadece askeri bir mücadele değil; aynı zamanda bir propaganda savaşıdır. Aksa Tufanı, diğer mücadele süreçlerinden farklı olarak, askeri direnişiyle beraber propagandaya ilişkin hakimiyeti de ele geçirmiş oldu. Yani başından itibaren bir taraftan savaşını sürdürürken, diğer taraftan dünya halklarının doğru, sağlıklı, steril ve gerçek bilgiye ulaşması konusunda da çok büyük bir çaba sarf etti. Biz hamdolsun, siyonist medyanın eski oyunlarından ve algı yönetiminden uzak kalmayı başardık. Yani sadece biz değil, dünya halkları da bizzat direnişin aktörü olan HAMAS’ın kuruluşları ve Gazzeli kurumların hem içeride hem dışarıda yürüttükleri çabalar sayesinde doğru bilgiye erişmiş oldular. Biraz da bütün dünyadaki bu ilgi, doğru propagandanın ve sağlıklı bilginin yürütülmesini mümkün kıldı. Hatta hatırlayın; israil ordusunun içerisinde bizzat olayları eğip büken propaganda ofisleri oluştu. Çoğu zaman bu propaganda ofisleri de hem Filistinlilerin hem de dünya Müslümanlarının ve makul anlayışla çalışan medya kuruluşlarının akıllı organizasyonlarıyla püskürtülmüş oldu. Fakat şu gerçeği bilmemiz gerekiyor: Bu savaş devam ettiği müddetçe propaganda savaşı da devam edecek. Çünkü bu savaşın en güçlü ve en keskin tarafı aslında propaganda savaşıdır. Siyonist medya kuruluşları, bir taraftan zulmü ve soykırımı işlerken, diğer taraftan bu soykırımın dünya halkları tarafından anlaşılmaması için 'seyrettirmeye' dönük çabalar ortaya koyacaklar. Ben bu propaganda savaşını, bu bilgi savaşını da tıpkı içerideki mücadele gibi Müslümanların kazandığını düşünüyorum." şeklinde cevap verdi.

"Bir 'kadın sanatçı' imajı üzerinden hakikati eğip bükme operasyonu yürütülüyor"

Çifte vatandaşlar üzerinden yürütülen propaganda faaliyetlerinin, toplumun soykırıma karşı gösterdiği duyarlılığı bastırmaya yönelik bir algı operasyonu olduğunu ifade eden Özdemir, devamında şunları aktardı:

"Uzunca bir zamandır, aslında çok da etkili olamadıkları hâlde, yaşananları ve Gazze'deki müdahalelerini kendilerince meşru bir zemine oturtmak; oradaki mücadeleyi ise 'terörize etmek' üzerinden bir dil kullanıyorlar. Fakat bu süreçte, her ne kadar siyonist medya mücadeleyi terörize etmeye çalışsa da bu kadar açık bir bilgi ve görüntü karşısında onların terörize etmeye çalıştığı Gazze halkının aslında terörist olmadığı, bizzat kendi coğrafyasında, kendi şehrinde yaşayan bir halk olduğu çok net şekilde ortaya çıkmış oldu. Ve bu halk, aslında kendini savunmanın ötesinde hiçbir şey yapmadığını da tüm dünyaya göstermiş oldu. Yakın zamanda, hatırlarsanız birkaç gündür toplumun gündeminde olan bir mesele daha var: Türkiye'de çifte vatandaşlarla ilgili tartışmalar. Türkiye ve israil çifte vatandaşı olup da soykırım suçuna dahil olan kişilerle ilgili olarak Türk sivil toplum kuruluşları çok önemli çalışmalar yaptılar. Bu çalışmalar belli bir noktaya da geldi. Bu noktada, bana göre uluslararası bir propaganda çalışması olarak, en son hatırlarsanız Linet isimli 'sanatçının' konserleri doğal olarak Türkiye’de kabul edilmedi. Özellikle soykırım suçuna açık destek veren birisi olduğu için, toplum bu konserleri istemediğini açıkça ifade etti. Birkaç gün önce yaptığı bir açıklamayla Linet, Sayın Cumhurbaşkanımızdan da destek istemek suretiyle kendisine eziyet edildiğini, dışlandığını, zorlandığını ve hayatının tehlikede olduğunu ifade etti. Açıkçası biz bu süreci, ustalıkla yürütülen bir propaganda süreci olarak; yani bir eğip bükme operasyonu olarak değerlendiriyoruz. Bir 'kadın sanatçı', gözyaşları ve korkmuş bir kadın imajı üzerinden Türkiye’de ve dünyada özellikle oluşan soykırım suçlarına karşı verilen mücadele algısının manipüle edilmeye çalışıldığını görüyoruz. Burada bir manipülasyon çabası, bir hakikati eğip bükme gayreti var. Özellikle çifte vatandaşlar meselesi üzerinden toplumun, devletin ve siyasi anlayışın geldiği noktayı püskürtmeye dönük bazı siyonist sempatizanlar da bu sürecin içine dâhil edilerek ve muhtemelen yüksek bir propaganda bütçesi kullanılarak bir algı yönetimi yürütülüyor. Fakat toplumumuz, milletimiz bu oyuna da inşallah gelmeyecektir."

"Bu savaş sadece Filistin halkına yönelik değil, aynı zamanda bir tarih ve müktesebat kavgasıdır"

Dezenformasyona karşı alternatif medya araçlarını etkin kullanılması gerektiğini ifade eden Özdemir, "Takdir edersiniz ki sosyal medyada içerik üretmek oldukça kolay. Özellikle yapay zekâ teknolojilerinin kullanımıyla birlikte, bazı medya aygıtları ve programlar vasıtasıyla bilgiler rahatlıkla biçim değiştirilebilmekte, dönüştürülebilmekte. Bir yalan bilgi alanı kolaylıkla oluşturulabilir, üretilebilir. Bu noktada, Müslümanlar olarak işin temel özüne indiğimizde, siyonizmin hem coğrafyamızda hem de dünyada yarattığı terörü çok iyi bilmemiz gerekiyor. Yani bu konudaki fikrî idrakimizin, bilgi akışımızın ve şuur düzeyimizin sağlam kaynaklarla beslenmesi gerekiyor. Özellikle Türkiye’de yaşayanlar açısından bu meselenin bir de millî boyutu var. Sosyal açıdan bakıldığında, 100 yıl önce bize ait olan topraklarda hâlâ Osmanlı vakfiyesi olan topraklarda bu savaşın sadece Filistin halkına yönelik değil, aynı zamanda bir tarih ve müktesebat kavgası olarak sürdürüldüğü gerçeğini de göz ardı etmemek gerekiyor." ifadelerine yer verdi.

"Gazze’de bir soykırım olduğu gerçeğine yabancılaşmamalı, bu hakikate körleşmemeliyiz"

"Gazze’deki mevcut mücadele ve Gazze soykırımıyla ilgili olarak, yalan bir propagandaya ya da üretilen içeriğe muhtaç olunmayacak kadar güçlü bir hakikat bilgisi var." diyen Özdemir, açıklamasının devamında şunları söyledi:

"Yani ortada gerçekten yaşananlar çok net ve hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde gözler önünde. Gazze sürecini olduğu gibi görüyor ve gözlemliyoruz. Bu sebeple, her ne kadar yeni bilgiler ve perspektiflerle örneğini verdiğimiz Linet gibi bu algı oynanmaya çalışılsa da, bu konudaki sabit değerlerimizi yerinden oynatmamalıyız. Gazze’de bir soykırım olduğu gerçeğine yabancılaşmamalı, bu hakikate körleşmemeliyiz. Açıkça ifade etmek gerekir ki Türk medyası başta Anadolu Ajansı ve TRT olmak üzere bu süreçte çok sağlam bir duruş sergilemiştir. Hem milletin hem de devletin duruşuyla uyumlu bir şekilde, Türkiye Cumhuriyeti'nin medya kuruluşları, özellikle ana akım medya, bu süreçte mazlumlardan yana çok net ve ilkeli bir duruş göstermiştir. Anadolu Ajansı, sahada şehitler vermiş; hem AA hem de TRT doğrudan israil tarafından meşru hedef hâline getirilmiştir. israilin medya çalışmaları kapsamında AA ve TRT’ye karşı sürekli bir söylem oluşturması da bunun açık bir göstergesidir.

Bu anlamda, özellikle Türkiye’den başlayarak dünyaya yayılan yoğun bir medya içeriğinin oluşturulduğunu görüyoruz. Bu konuda emekleri oldukça kıymetli olan bir başka medya kuruluşu da El Cezire’dir. El Cezire’nin, bizzat Filistinli gazeteciler aracılığıyla ürettiği içerikler, insanlık hafızasına çok değerli katkılar sunmuş ve hâlâ olayların seyriyle alakalı olarak bizleri beslemeye devam etmektedir. Anadolu Ajansı ise bu tarihî süreçte, 'Kanıt' ve 'Tanık' isimli iki eserle bu mücadeleyi ete kemiğe büründürmüş; Lahey Adalet Divanı’nda, Anadolu Ajansı’nın üretmiş olduğu içerikler dava dosyasına ve iddianamelere delil olarak girmiştir. Kullanılan fosfor bombaları gibi konular, belgelerle ortaya konulmuştur. Ben, düne kıyasla bugün siyonizm ile medya bağlamındaki mücadelenin çok daha iyi bir noktada olduğunu düşünüyorum. Bu mücadelenin ana çekirdeğinde Filistinli Müslümanlar ve Gazze direnişini sürdüren yapılar yer almaktadır. Bu yapılar, propaganda savaşının savaşın asli bir parçası olduğunu bilerek, bilgi akışını başından itibaren çok etkili bir şekilde yönetmiştir. Ülkemiz medyasıyla birlikte, dünyada hâlâ adalet ve vicdanını yitirmemiş medya kuruluşları, ülkeler, kuruluşlar ve entelektüeller de bu bilginin yayılımını sağlamakta, siyonist propagandanın bu bilgiyi örtmesine izin vermeyecek şekilde medya savaşını başarıyla sürdürmektedir."

"İşgal rejimi, modern hukuku ve mesleki teamülleri tanımıyor"

Gazze'deki saldırılar sırasında meslekî dokunulmazlıkların hiçe sayıldığını vurgulayan Özdemir, "Tabii bu, en önemli meselelerden bir tanesidir. Meslek grupları içerisinde; gazeteciler, sağlıkçılar, öğretmenler ve birkaç meslek grubu daha, evrensel anlamda dokunulmazlık hakkına sahiptir. Temelde her insan dokunulmazlık hakkına sahiptir. Ancak savaşlarda bile bu meslek grupları için özel bir hukuk geliştirilmiştir ve bu meslek gruplarına yönelik özel bir tahammül vardır. Fakat israil rejimi hiçbir değeri kabul etmediği için, 2. Dünya Savaşı sonrasında oluşturulan modern hukuka ait hiçbir normu, örfü, töreyi ve mesleki teamülü tanımamaktadır. Çok arsız ve pervasız bir tutumla hastaneleri bombalayan, sağlık çalışanlarını katleden ve kaçıran israil rejimi, doğal olarak kendi zulmünü tüm dünyaya ifşa etmek için görev yapan gazetecileri de doğrudan hedef almıştır. Zannediyorum ki şehit edilen gazetecilerin sayısı 200'lere ulaştı. Üstelik sadece freelance gazeteciler değil, kurumsal kimliği olan, uluslararası medya kuruluşlarına bağlı çalışan profesyonel gazeteciler de katledildi. Görevi başında, elinde kamerayla, keskin nişancı tarafından kamera gözünden vurulan, başından vurularak hayatını kaybeden gazeteciler oldu." diye konuştu.

"Siyonizm elbet yok olacak ve israil elbet yıkılacak"

Gazetecilerin soykırım sürecinde ağır bedeller ödediklerini ve işgal rejiminin itibar krizine sürüklendiğini ifade eden Özdemir, "Bu anlamda, gazeteciler bu soykırım sürecinin en ağır bedelini hem yerelde hem de küresel düzeyde ödediler. Aynı zamanda bu hakikati duyurmak için çaba sarf eden gazetecilerin, bazı siyonist kuruluşlar eliyle itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını da biliyoruz. Mesleki imkânları ellerinden alındı, baskı gördüler, tehdit edildiler, korkutuldular. Bu yolla onların mesleki kabiliyetlerini işlemez hâle getirmek hedeflendi. Fakat bugün insanlık, ortak bir vicdanda buluşmuş durumdadır. Bu vicdan, er ya da geç israili yargılayacaktır. Evet, israil Gazze’de çok büyük bir tahribat yarattı. Ancak aynı zamanda derin bir itibar krizine girdi. Askerî kabiliyetleri başta olmak üzere, devlet kabiliyeti ve diğer tüm alanlarda da ciddi zararlar yaşadı. Ben, israilin bu süreçten sonra çok yeni ve güçlü bir mekanizma kurabileceğini düşünmüyorum. Şu an israil en zayıf, en gayrimeşru, en aciz dönemini yaşamaktadır. Ve bu zayıflığını her alana tecelli ettirerek; günahına günah, suçuna suç katarak devam ettirmektedir. Suç dosyasını kabartarak bu süreci sürdürüyor. Ben, israilin bu ayıplı durumdan kurtulamayacağını ve mutlaka bu suçun diyetiyle yüzleşeceğini düşünüyorum. Siyonizm elbet yok olacağı ve israilin elbet yıkılacağını ve bu diyeti mutlaka ödeyeceğini düşünüyorum." dedi. (İLKHA)

KKTC Meclisi Başkanı Öztürkler: Gazze’de yapılan soykırım Kıbrıs’ta da yapılmak istendi

Manila'da gecekondu mahallesinde yangın: 2 ölü, 2 yaralı

Eski Ukraynalı siyasetçiye İspanya'da suikast

19.05.2025 de Malatya ' da hava durumu

21.05.2025 Malatya'da Bugün Vefat Edenler

20 Mayıs .. Malatya 'da nöbetçi eczaneler

İran, elçilik saldırısı failini idam etti

Ticari taksi ile kamyonet çarpıştı: 1 ölü, 1 yaralı

Fransa'da meydana gelen selde 3 ölü, 2 kayıp

Böbrek taşının belirtilerini önemseyin!

İran, Rusya ile Stratejik Ortaklık Anlaşmasını onayladı

Gaziantep Umut Kervanı ihtiyaç sahibi ailelere gıda dağıtımı gerçekleştirdi

Dondurma tüketiminde diş hassasiyetine dikkat

Endonezya'daki Dukono Yanardağı'nda patlama

Uzm. Dr. Taka: Obezite ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor

Hindistan’da şiddetli yağış ve sel: 3 kişi öldü

Son bir ayda deneme sınavlarına ağırlık verin!

Putin, Ukrayna birliklerinden geri alınan Kursk'ta nükleer santrali inceledi

Bursa'da ipekböcekçiliği eğitimi başladı

Belediye Başkanı Taşkın: Çarşı merkezinde kısa sürede teslimatlar başlayacak

İSKİ'ye 3 milyon TL'lik ceza

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan Başbakanı Orban ile görüştü

Çukurova Üniversitesi öğrencileri, Gazze ile dayanışma yürüyüşü düzenledi

Gaziantep İl Müftülüğü, görme ve işitme engellilere yönelik etkinlik düzenledi

Şanlıurfa’da ruhsatsız silah operasyonu

Batman Havalimanı’nda uygulamalı yakıt sızıntısı eğitimi gerçekleştirildi

"İşgali destekleyenlerin konser vermesi hem bizi hem de Filistinli kardeşlerimizi üzer"

TUS tercihleri başladı

İşgalin Lübnan'da saldırısında bir kişi şehit oldu

Endonezya'da sel: 10 ölü 10 kayıp

Yükleniyor

KKTC Meclisi Başkanı Öztürkler: Gazze’de yapılan soykırım Kıbrıs’ta da yapılmak istendi

Manila'da gecekondu mahallesinde yangın: 2 ölü, 2 yaralı

Eski Ukraynalı siyasetçiye İspanya'da suikast

İran, elçilik saldırısı failini idam etti

Ticari taksi ile kamyonet çarpıştı: 1 ölü, 1 yaralı

Fransa'da meydana gelen selde 3 ölü, 2 kayıp

İran, Rusya ile Stratejik Ortaklık Anlaşmasını onayladı

Endonezya'daki Dukono Yanardağı'nda patlama

Uzm. Dr. Taka: Obezite ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor

Hindistan’da şiddetli yağış ve sel: 3 kişi öldü

Cumhurbaşkanı Erdoğan Macaristan'a gitti

HÜDA PAR Gaziantep Gençlik Kolları Başkanı Üstündağ'dan bahar şenliklerine davet

Tanrıkulu’dan sapkın akımlara karşı topyekûn mücadele çağrısı

Elazığlı gençlerden "Bağımlılığa Dur" etkinliği

HÜDA PAR'dan Van'da artan şiddet olaylarına ilişkin açıklama

Yetiş: Halkın parasının eğlence programlarına aktarılması vicdanları yaralamaktadır

HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı Dinç: Madde bağımlılığı en az 'Terörsüz Türkiye' kadar önemlidir

Eski madde bağımlısı Ahmet Öteleş: Yaşadığımız kötü şeylerin sebebi maneviyat eksikliğidir

HÜDA PAR Gençlik Kolları Başkanı Günaydın: Gençlik bağımlı değil, hür olmalıdır

HÜDA PAR gençliği bahar etkinliklerine yoğun ilgi

Gaziantep Umut Kervanı ihtiyaç sahibi ailelere gıda dağıtımı gerçekleştirdi

Tarsus’ta imam hatip öğrencilerinden Filistin’e anlamlı destek

Tarsus Umut Kervanı’ndan Kurban Bayramı öncesi yetimlere giyim yardımı çağrısı

Gaziantep İl Müftülüğü Engelli Koordinatörü Mansur: Asıl engel hakikati görmeyen kalpte, işitmeyen kulaktadır

Umut Kervanı, Batman'da bir ailenin tüm ihtiyaçlarını karşıladı

18.05.2025 Malatya'da Bugün Vefat Edenler

18 Mayıs .. Malatya 'da nöbetçi eczaneler

18 MAYIS MALATYA' DA BEKLENEN HAVA DURUMU

MALATYA' DA NÖBETÇİ ECZANELER

17.05.2025 Malatya'da Bugün Vefat Edenler

Bakan Kacır: Yerel Kalkınma Hamlesi teşvik mekanizmamızın temel yapı taşlarından biri

DSİ'nin araç filosu genişledi

Esnaf Mehmet Veske: Dondurmada boykot var, işgal rejiminin ürünlerine yer yok

Batman'da fide satıcıları zor günler yaşıyor: Fidelerin onda yedisi elimizde kaldı

Risk iştahı azalan altın sakin seyre yöneldi

Döviz kurlarında son durum

Bakan Kacır: Az gelişmiş illerimizin üretim altyapısını ve yaşam kalitesini güçlendireceğiz

Bursa’da ulaşım krizinde anlaşma sağlandı

Tarımda çifte tehlike: Don ve hatalı ilaçlama

BESO Başkanı Çiftçi, esnafın sorunlarını dinledi

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 34 28 1 5 56 89
2.Fenerbahçe 34 25 3 6 52 81
3.Samsunspor 34 18 10 6 13 60
4.Beşiktaş 34 16 7 11 20 59
5.İstanbul Başakşehir 34 16 12 6 7 54
6.Eyüpspor 35 14 13 8 4 50
7.Göztepe 34 12 11 11 10 47
8.Trabzonspor 34 12 11 11 11 47
9.Konyaspor 34 13 14 7 -3 46
10.Kasımpaşa 34 11 10 13 0 46
11.Kayserispor 34 11 12 11 -11 44
12.Antalyaspor 34 12 14 8 -22 44
13.Rizespor 34 13 17 4 -10 43
14.Gazişehir Gaziantep 34 12 15 7 -5 43
15.Alanyaspor 34 10 15 9 -10 39
16.Bodrum FK 34 9 16 9 -13 36
17.Sivasspor 35 9 18 8 -14 35
18.Hatayspor 34 5 21 8 -26 23
19.Adana Demirspor 34 2 28 4 -59