9311,88%-2,19
38,85% -0,32
44,87% -0,99
4344,50% 1,44
6989,75% 1,74
Van Filistin’e Destek Platformu öncülüğünde gerçekleşen yürüyüşte, siyonist rejimin Gazze’ye yönelik saldırıları kınanırken, Mağrip Direniş Konvoyuna da destek mesajı verildi.
7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze halkı için birçok platformda sesini yükselten Vanlılar, bu kez Beşyol Meydanı’nda bir araya gelerek Cumhuriyet Caddesi üzerinden Kent Meydanı’na yürüdü.
Tekbirler ve sloganlar eşliğinde yapılan yürüyüşe çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcileri, vatandaşlar ve gönüllüler katıldı.
Kent Meydanı’nda Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından yapılan basın açıklamasını Van Filistin’e Destek Platformu Dönem Sözcüsü Hayati Beyde okudu.
Tarihte en fazla bombanın atıldığı Gazze’nin dünya tarihinin en büyük zalimlerine karşı direnişe devam ettiğine dikkati çeken Beyde, “Bu direniş insanlıktan nasibi olan vicdanları yavaşta olsa, geçte olsa harekete geçirirken zalimlerin ve işbirlikçilerinin yıkılışını hızlandırıyor. Gazzeli kardeşlerimizi bir kez daha hayranlıkla selamlıyoruz. Yaşayan bu eli öpülesi rol modellerimizin kıymetini bilmek, onların yanında olmak, onların yüklerini almak bizlere düşendir. Yazık ki bu konuda çok eksiğimiz var. Ve ağıtlar eksiğimizi gidermiyor. Yapabileceğimiz çok şey var. Yeter ki yapabilme çabamız istikrarlı ve daim olsun. Bu yapabilme çabasının güzel örneklerinden biri şüphesiz ki, “Cezayir’den Fas’a, Tunus’tan Moritanya’ya… Kuzey Afrika’nın dört bir yanından yola çıkan yüzlerce araç, Sumud Konvoyu ile Gazze’ye nefes olma kararlılığıyla Refah Sınır Kapısı’na doğru ilerlemek için yola çıktı.” ifadelerini kullandı.
“Vatandaşlarımızı yalnız bırakan büyükelçinin geri çekmesini talep ediyoruz”
Türkiye’den Mısır’a giden ve Sisi rejiminin saldırısına uğrayan aktivistlere sahip çıkmayan Kahire Büyükelçisinin geri çekilmesini talep eden Beyde, “Türkiye dahil 57 ülkeden içinde parlamenterlerin de bulunduğu vicdanlı insanlar ablukayı yarmak için bugüne kadar ki en anlamlı girişimde bulundular. Son iki gündür şahit olduklarımız en az İsrail kadar varlıklarını İsrail’i korumaya adayan Mısır gibi rejimlerin de yıkılması gerektiğini ortaya koydu. Mısır hükümetinin Gazze gönüllülerine yönelik tutumu ve Mısır hükümetine bağlı Baltacılar grubu tarafından yapılan fiziki saldırılar sonucunda Türkiye'den giden Gazze gönüllüleri, Kahire Büyükelçiliğinden destek talepleri olmuştur. Kahire Büyükelçiliğimizin Türkiye’den giden Gazze'deki soykırıma ve insani krize karşı sivil ve barışçıl protesto gösterileri yapmak isteyenlere karşı somut herhangi bir desteği olmamıştır. Bu durum Türkiye'den giden March To Gaza gönüllülerinde ve burada bulunan Gazze sevdalısı halkımızda hayal kırıklığı oluşturmuştur. 57 ülkeye mensup katılımcılara ülkelerinin büyükelçiliklerinden profesyonel destek ve hukuki koruma ve rehberlik, himaye hizmeti sunulurken, ülkemiz Kahire büyükelçiliğinden olaylar sırasında yeterli destek alınamamış, Kahire Büyükelçiliği ülkemiz vatandaşlarına ilgisiz kalmıştır. Bu büyük hizmet zaafı karşısında Dış İşleri Bakanlığımızın vatandaşlarını süreç içinde yalnız ve çaresiz bırakan büyükelçiyi geri çekmesini talep ediyoruz.” dedi.
“Siyonist barbarlık ve emperyalizm karşısında ümmet olalım”
İşgal rejiminin İran’a yönelik saldırılarına da değinen Beyde, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilinsin ki vicdan intifadası başarıya ulaşacak, insanlık onuru siyonizmi yenecektir. Siyonist barbarlık ve emperyalist himaye karşısında ümmet olalım. Coğrafyamız, İslam ümmetinin parçalanmış, kanayan bedenini andırıyor. Bir yanı sarılması mümkün olmayan yaralarıyla Suriye, bir yanı unutulmuş ve yok sayılmış Doğu Türkistan, bir yanı acılar içinde kıvranan Irak, bir yanı ise acılarını içine gömen Afganistan ve bir yanı ise dünyanın gözleri önünde vahşice kuşatılan, işgal edilen, kadın-çocuk demeden topluca katledilen Gazze. Şimdi ise emperyalistlerin doğrudan desteği ve himayesiyle Siyonist barbarlığın hedefi hâline getirilen İran. İsrail’in son dönemde İran’a yönelik gerçekleştirdiği saldırılar, siyonist terör örgütünün pervasızlığını ve küstahlığını bir kez daha gözler önüne sermiştir. Elbette İran'ın Suriye ve Orta Doğu'da mezhep refleksiyle hareket eden, çoğu zaman da yanlış ittifaklar ve politikalarla bölgede ciddi gerilimlere yol açan tavrı eleştirilebilir. Ancak bütün bunlar, İsrail’in işlediği barbarca saldırganlığın haklı ya da meşru gösterilmesine asla vesile olamaz. İsrail, Şii ya da Sünni ayrımı yapmaksızın, Müslümanlara ve kendisi için tehdit olarak gördüğü tüm unsurlara karşı işgalci, saldırgan ve yayılmacı politikalarını sürdürmektedir.”
“Saldırıların hedefi sadece İran değildir”
Bütün bir Orta Doğu ve ümmet coğrafyasının tehdit sarmalında olduğuna dikkati çeken Beyde, “İsrail’in bu pervasız saldırganlığının temelinde yalnızca kendi sapkın ideolojisi değil, aynı zamanda emperyalist efendilerinin sağladığı açık çek ve koruma şemsiyesi vardır. Başta Amerika olmak üzere, Batılı emperyalist devletler, bölgemizin kaynaklarını ve siyasi dengelerini kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirmek adına İsrail’i bölgenin jandarması haline getirmiştir. Bu saldırıların hedefi sadece İran değildir. Bütün bir Orta Doğu, bütün bir ümmet bu tehdit sarmalının içindedir. Bugün Gazze’de sergilenen katliama ses çıkarmayanların, İsrail’in İran’a dönük saldırganlığını da meşru görmeleri şaşırtıcı değildir. Çünkü İsrail’in saldırgan politikaları birbirinden bağımsız değil, bilakis aynı planın farklı halkalarıdır. Gazze’de dökülen kan durdurulmadıkça, İsrail hesap sorulmaz bir fail olarak bırakıldıkça, saldırılar genişleyecek, coğrafyamızın her bir köşesi yeni tehditlerin, yeni işgallerin sahnesi hâline gelecektir. İslam ümmeti artık görmek zorundadır ki, İsrail sadece Filistin’e, Gazze’ye, İran’a değil, topyekûn ümmete düşmandır. Bu vesileyle Van Sivil Dayanışma İnisiyatifi olarak bir kez daha haykırıyoruz: İsrail terör örgütünü ve onun ipini elinde tutan emperyalist Amerika’yı lanetliyoruz.” şeklinde konuştu.
Program, yapılan dua ile sona erdi. (İLKHA)