Batman Ziraat Odası Başkanı Nizamettin Aydiş, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de tarımın ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu belirtti.
Hem Türkiye hem de dünya için hayati öneme sahip olan tarımın stratejik bir sektör olduğuna dikkat çeken Aydiş, Kovid-19 sürecinde tarımın öneminin net bir şekilde anlaşıldığını ifade etti.
Aydiş, çiftçilerin en büyük sıkıntısının desteklerin yetersiz ve geç verilmesi olduğunu dile getirerek, çiftçinin tarlaya girmeden önce desteğe ihtiyacı olduğunu söyledi. Ayrıca Türkiye'de planlı bir tarım politikası olmadığını, üreticilerin ne ekeceğine bilinçsizce karar verdiğini, bu nedenle ürünlerin tarlada kaldığını belirtti.
Aydiş, Türkiye'nin acilen kalıcı ve planlı bir tarım politikasına ihtiyaç duyduğunu, çiftçinin ne kazanacağını bilerek üretim yapması gerektiğini söyledi.
"Kovid döneminde tarımın önemi ortaya çıktı"
1984 yılından bu yana kutlanan Dünya Çiftçiler Günü'nün tarımın önemini hatırlatmak açısından önemli bir gün olduğunu dile getiren Aydiş, "Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de tarımla ilgili sorunlar var. Bu sorunlar maalesef gittikçe de fazlalaşıyor. Bu çok önemli sorunlardır. Bu sorunlara önem vermezsek, emin olun dünya açlıkla karşı karşıya kalacak. Kovid döneminde tarımın ne kadar önemli olduğu ortaya çıktı. Afrika'da insanlar buğday, ekmek bulamadığı için açlıktan ölüyorlar. Fıstık, fındık yemeye bilirsiniz ama buğday olmadı mı insanlar açlıktan ölür." dedi.
"Sanayi olmadan olmaz ama tarım olmadan hiç olmaz"
Tarımın sanayi ile birlikte gelişmesi gerektiğini ifade eden Aydiş, "Tarıma çok önem verilmesi lazım. Tarıma önem vermeyen ülkelerin sonu hüsrandır. Sanayinin ilerlemesini canı gönülden isteriz ama tarımın da sanayiyle beraber ilerlemesini isteriz. Çünkü tarım ilerlemezse sanayi de ilerlemiyor. Dolayısıyla ikisi de birbirini tamamlıyor. O yüzden tarım önemlidir diyoruz." diye konuştu.
"Destekler yetersiz ve geç geliyor"
Çiftçinin en büyük sorunlarından birinin zamanında verilmeyen tarım destekleri olduğunu söyleyen Aydiş, şunları kaydetti:
"Tarımın yapılabilmesi için destekler çok önemlidir. Bunu gelişen bütün ülkeler veriyor. Türkiye'de de destekler var ama yetersizdir. En önemli şikayetimiz desteklerin zamanında verilmemiş olmasıdır. Destekler zamanında verilmiyor. Çiftçi tarlaya giriyor, tarlasını sürüyor; tohumunu, gübresini borç alıp atıyor ama daha destek yok. 3-5 ay sonra destek geliyor. Dolayısıyla o destek de 3-5 ay içerisinde eriyip gidiyor. Onun için çiftçi tarlaya girmeden önce desteklerin verilmesi lazım. Desteklerin zamanında veriliyor olması çiftçi için çok önemlidir."
Devletin etkili ve sürdürülebilir bir tarım politikasının olmadığını da dile getiren Aydiş, plansız ekimlerin çiftçiyi mağdur ettiğini söyledi.
"Türkiye'nin kalıcı tarım politikasına ihtiyacı var"
Aydiş, şöyle devam etti:
"Devletin tarım politikası yok. Vatandaş kendi başına yapıyor. Vatandaş başkasına bakarak ekim yapıyor ve bu kez ekimler tarlada kalıyor. Sıkıntımız orada. O yüzden devletin tarım politikası yok. Bir an evvel politikanın oluşması lazım. Planlama olması lazım. Herkes istediğini ekmemeli. Herkes istediğini yapmamalı. Gelişen dünya nasıl yapıyorsa biz de onlar gibi yapmalıyız. Türkiye'nin kalıcı bir tarım politikasına acilen ihtiyacı vardır. Çiftçi ekim yapmadan önce ürününü kaça satacağını, ne kadar ücret alacağını önceden bilmesi lazım. Bu olursa çiftçi kalkınır, ülke de kazanır." (İLKHA)
